Pazar, Mayıs 31, 2009

Masal gibi bir haftasonu- Maasallah!

Bu haftasonu Saraostada kaldim, gene uyuz iki gun geciricegimi zannederken, kocacigim aradi, ben ctesi geliyorum dedi, ben tabii havalara uctum, yigidim aslanim gel dedim :)
bir yandan benim Johan'in annesigil de geliyormus, nasil tatli insanlar kusura bakmasin hic diyip Stef buralara dogru direksiyon sallarken ben sabahin 9nda Johanlarin evinde bittim , tabi ikizlerde orda canlarim bnim yirim ben onlari. sonra hep beraber "farmer's market" a gittik, ahim sahim bisi diil, bizim bildigimiz sebze meyva pazarlari bes bin basar ama olsun, napalim elimizde olanla yetinicez diyerekten dustuk yollara. Florida ya agustos sicaklar geldi bile siril siklam terledim bu pazari dolasirken, tabi taze ve ucuz sebze ve meyvalara bayildim, hemen sampanya mangosu, minik muzlar (ne yazik ki alanya muzlarindan diil), kirmizi domates, turuncu tomates (salcalik domatesin turuncusunu hayal edin, tadi amerikan domatesi yavanliginda ne yazik ki), mor dolma biber ( cig yedim bi enteresanlik yok), taze zencefil , mantar, pizza alti (kepekli ve beyaz) aldim ve hemen whole foods'a gittik. ordan da mozzarella alip ogle yemegi icin stef ile bulustuk. Phillippe's seafood gibi ismi olan bir yere gittik, cok guzel balik, deniz urunleri cinsi yemekleri var. ohhh yedik anacim. sonra antik asya(cin) esyalar satan bir dukkana gidip arkadasindan "gelato" yiyip eve geldim. stefan Wii oynayip rekorlar kirarken ben biraz kestirdim. tabii ki romantik adam stedan internetten gunes batisinin saatini buldu, ona gore aksam yemegi zamanlamasi yaptik. tabii ki alman restaurantida shinitzel yendi, hemen plaja gidildi. sandalyemizi acip beyaz kumlarla el ele tutusarak gunesin batisini izledik. tabii gunese bakmaktan gozlerim yamuldu, stefan ise "hmmm tam zamaninda batti, ne kadar dakik"diyerek gene alman oldugunu ispatladi, ben yerimde durabilen bir insan olmadigim icin hadi gunes batti kalk kalk herif! diye kaldirdim, evde feci bi wii maratonu yaptik, tabii pis herif butun hafta calismis beni acaip morartti, bende aaa kosede bocek var kocaman diye dikkatini dagitip bir kac defa beni cok yuksek farklarla yenmesine engel olsamda butun gece pis pis siritmasindan kurtulamadim. bende bu hafta calisiyimda gor!
bugun gene rken kalkip Sibelcim ve sevgili annecigi ile bulusmak uzere tampa ya gittik. ikea da bulusup gezdik yemek yedik, burdaki isvec koftelerinin inek ve domuz etiyle yapildigini ogrendik, biraz alisveris yapip eve geldik. tabii aymulduk ikimizde, artik havuza gidicek halimiz bilem kalmadi. Stefim yollarda simdi, hayirlisi ile varir insallah. ben de oturdum wii fit yaptim. 30 dakka sonra ara verdim. ici jel gibi bsii ile kaplanmis ayaklari yumusatmak icin kullanilar bir coraplar var. onlari giydim , oyy ayaklarim bayram etti, nasil mutlular simdi.

Perşembe, Mayıs 28, 2009

oy oyyyy

Hay Wii yi icat edenlerin yeri cennet olsun, tuttuklari altin olsun (oldu bu galiba), Allah butun dualarini kabul etsin (iyi niyetli olanlari)! yani benim gibi tam anlami ile tembel otesi olan insani, "ayy dur, bak 15 dakka oldu, bak simdi 20'e tamamlayim, dur 25 olsun diye bayagi bir egsersiz yaptirdi ya... bilmiyorum bu adamlar dahi.
yalniz degilim, askim birtanem Stef'im de bayildi, o da sabah aksam oynuyor, insallah vericez bu kilolari, cocuklarimiz evlilik resimlerimize bakip " aaa inanmiyorum anne ne kadar degismissin " dicek, ve bu iltifat olucak hhehhhehhe
gene gittim Yen'lerde bebislerle oynadim. artik iyice kocaman oldular (6 ay), bugun fis fis kayikci oynadik, cocuklarla Turkce konusuyorum , geceleri Cince sarki dinliyorlar kulaklar alissin diye. bol salyali ve gulumseme dolu aksamdan sonra eve geldi, tabii Yen gene nefis curry yapmisti , ohhh yedim anacim, ama eve gelince wii fit yaptim bak!
bu hafta 30 dakka ile basliyip yavas yavas arttiricam, tabii yazdigimiz projelerin bir sonu gelirse, icim disim proje oldu yaa. Benim ilgilendigim konular genelde bitki filandi simdiye kadar (2 sene oncesine kadar) ama simdi aktif olarak beyin konusunun yanindan gecen her alanda bir proje yazdigimiz icin bir cok makale okumak zorunda kaldim. en son sigara icenler konusunda bir proje yazdik sunu soyleyim, hala sigara iciyorsaniz beyniniz normalden daha kucuk, hatta onemli bolgelerin aktivitesi de daha dusuk, yani su anda zeki olabilirsiniz ama birde sigara icmeseniz super zeka olabilirsiniz. akciger filan kapkara onu biliyordumda, beyin niye ise beni daha cok etkiledi.
evet bu guzel haberden sonra bana uyku duslemek duser. sabah duzgun bir zamanda kalkip yoga yapabilsem keske, ama uyaninca o yataktan kazinmam gerekiyor adeta.
muah

Pazartesi, Mayıs 18, 2009

Ilk dans


First dance
Originally uploaded by offgenemi
Sevgili super fotografcimiz Enginden ilk fotograflar geldi, hepsi birbirinden guzel ama bu kesinlikle basilip evimizin bas kosesine konulacaklardan :)

Çarşamba, Mayıs 13, 2009

Taksilerin mersedes oldugu yer- tatli vatan Almanya!

Evlenme olayini basari ile atlattik, gelen, arayan , email atan, telgraf ceken, ve cicek yollayan hatta sadece aklinda geciren herkese cok tesekkur ederiz :) muah muah
evet, ertesi gun erkenden uyanip ayilar gibi otelin kahvalti bufesini gocurttukten sonra Esenbogaya geri donduk. Ucakta ne oldu bitti pek hatirlamiyorum , uyandigimda havaalaninda bavullarimizi bekliyorduk, pasaportlarimiza bakarlarken Stefan ilk kez benim icin "karim" dedi. Tabi ben hic bisi anlamadim, ehefrau gibi bisi galiba neyse sonra havaalanindan cikip taksi aradik, butun taksiler mersedes, hava sicak, ben yorgunum :)
ilk gun genel olarak uyuyarak gecirdim. ertesi gun Stef beni alistirma turlarina cikardi. Super Anneanne nam-i diger Oma ile tanistim en sonunda. Almancayi sirin bir dil haline getirme yetisi var kendisinin. Stefan in amigurumi yetisi belli ki Oma dan gelmis, yemek pisirme yetiside ondan. cok guzel bir tartlar yapmisti ruyalarima giricek bunlar. zaten Almanyada genel olaral pastahane mamalari super. bugun markette yogurtlarin yaninda profiterol buldum evet aynen bu isimle cikolata sosu filan ile tas tamam. buraya tasinirsak ayvayi yedim demektir
Stef in "koyu" tabii koye pek benzemiyor, super sirin evlerin bulundugu, herkesin bahcesini ozenlde duzenledigi, super bi mahalle. daha once alman evlerini sevdigimi filan hic dusunmemistim, bu gelisimde hepsine hasta oldum. acaip sirinler. kendimi Heidi cizgi filminde gibi hissediyorum
dun partimiz vardi, bol et, bol kek. oglen yemeginde ayi gibi turta, kek filan yedim, sonra aksam yemegi yedim, hava serindi,ama stef ile ben boyle serin havalari ozleyecegimizi biliyoruz ondan ohhh ne guzel diye oturduk herkesle disarda. bu sefer 5 yasindaki bir cocukla ayni dili konusmamamiza ragmen cok guzel oynadik. fotograf makinasi ile yakalamaca mesela tavsiye ederim :)
tabii bu yemekleri eritmemiz lazim ondan bugun bi satoya gittik. ismini sormayin tam yazilisini hatirlamiyorum, ama cok sirin bi sato idi. harry potter havasi vardi bu satoda. Osmanliya ait kiliclar vardi. osmanliya ok ve yaylarin ne kadar uzaklara gittigini soylediler, dhaa dogrusu soylemisler, stefan cevirdi herseyi. tabii bu satoyu ole duz bi araziye yapmamislar, tutmuslar bir vadinin ortasina dikmisler. inerken guzel aa manzara sahane sekeirm seklinde indik. geri donerken, nerden geldik bu salak satoya filan diye soylenerek ciktik. kekler pastalar tamami ile eridi gitti.
luxemburga gittik geri geldik vallahi heheh hakkaten stef okurken filan benzin ucuz diye Luxemburg a gidermis. bugunde aynisini yaptik, sato ve Trier gezisinden sonra oraya da gittik. marketten alisveris yaptik ve eve donduk. gunun en heyecanli anlari autobahn da gecti. onceleri "aaa ne super hiz limiti yok" diyordum, bugun ise tamami ile tam tersi fikirdeyim. hiz siniri konmali. ruhumu teslim ediyordum yav. korkudan uyuyamadim, bir yandan da feci uyku bastirdi yamuldum
simdi evdeyiz yarin bizi baska maceralar bekliyor. stefan bize hediye gelen kinder surprise yumurtalari ile oynuyor. neden mi boyle bisi hediye geldi ? hic bir fikrim yok :)